25 Ekim 2014 Cumartesi

YOLUN SONUNU GÖRÜYORSAN GERİ DÖNMEYE ÇABALAMA...


Bittirmek zordur. hele ki pahası biçilmez zaman dilimlerinde onca sarf edilen cümlelerin ardından yaşanan yaşatılan dakikaları hiçe sayarak bitti demek zordur.

Vicdanla kıyasıya bir muhasebenin içinde bulursun kendini sebebi ne olursa olsun kötü olanları silmeye çalışır gibi iyi neler varsa döker önüne sen görmezden gelir ama buda var şunu da yaptı şöylede söyledi dersin inanmasan da sıralarsın bir bir bilirsin aslında vicdan senden öndedir. iyi yanlar o kadar çok kazınmıştır ki beynine kalbinin orta yerinde sızım sızım sızlar "bitti!..." 

Sızlatan bir bitiş gerçekten bitirmez aslında sevgiyi, boyut değiştirir belki ama sonunu gördüğün bir yoldan geriye dönmeye çabalasan da bellidir varacağın nokta ha bugün ha yarın dersin yürürsün kimileri bu kadar cesur değildir aslında malum sonu görmezden gelip ertelemeye çabalarlar sanki birşeyleri kurtarabileceklerini düşünür çaba sarfederler ama olmaz işte sonu daha da felakete sürükler bilmeden nefreti yoldaş ederler ilişkilerine aşk yok olmaya yüz tutarken ki gidiş saçma gelir bana aşkın en zirvesinde yollar ayrılmalı bence nefretle bitirilen nefretle son bulan ilişki küstürmez mi hayata insanı ben küserim küstüm de artık korkuyorum küsmelerden bunca atılmış adım aşılmış engel yıkılmış duvarlarım varken yenileri ardına gizlenmek ahmaklık daha yolun başındayım ve yolumda aşk olmadan atılacak adımlar yanlızlıkla yoğrulacak günleri boşa geçmiş sayarım...
heleki yaşananların ardından mutluluklarımın ardından zaten çok pişmanım neden daha önce aşkı tanımadım.

Şans işi kaderde var tabi doğru zaman doğru insan o kadar doğruyu sıralayıp aşkın doğuşu mucize gibi ama en ufak bir yanlışta da ölüşü ne kadar acı.
lakin bir yol biter yenisi başlar olmalı insanın felsefesi hayat engebeli bir yarış pisti her öne çıkan engelde pes etmek kendi kabuğuna çekilip hayattan soyutlamak insanın kendine yapabileceği en büyük haksızlık bence bir ilişki içinde bu geçerli olmalı aslında bu beylik laflar hal vaziyet o durumdayken çok kulağa gelmez biliyorum ama üzerinden geçen belirsiz bir zaman dilimi yaraları kabuk bağlatırken içlerde bir yerlerde saklanan mantığı su yüzüne çıkarıyor.
aşk ve mantık aynı anda hareket edemezler heleki bir ilişkinin son demlerini yaşadığı zamanlarda aşk ne kadar anı varsa döktürür adamın önüne çatır çatır bir aşk muhasebesine girişir bir sen söylersin bir o söyletir. sonra biraz biraz inzivaya itersin hafiften bir kendine geliştir bu mantığın kaçak bir hamle yapar ve beyninin kıvrımlarında yankılamaya başlar şimdiye kadar normal gelen herhangi bir tavır yada söz öyle bir dokunur ki sana kendin bile şaşarsın mantık aşka bir gol atar ve ilk kavgayı yaşarsın...

Kavga bir ilişkinin olmazsa olmazdır aslında kavgasız bir ilişki sossuz makarnaya benze yavan tatsız tuzsuz azcık tartışma olacak ki tadı yerine gelsin biraz çekişme azcık küslük olmalı ki en güzel yanı barışmayı tadabilsin çiftler.

Kavgalar güzeldir barışmalar oldukça dahada birbirine bağlar çiftleri dahada anlayışı sağlar biraz saçma belki ama kavgayla daha iyi tanırsın karşındaki kişiyi hali hareketi tahammül sınırı ve diğer yüzü evet kavga anlarında insan başkalaşır farkında olmadan sözleri keskinleşir can acısıyla dahada can yakmak ister ki bunu yapan kişi bir ilişkide sorunlu kişidir ilişkiyse sorunlu bir ilişki.
ilk başlarda anlaşılmaz bir şekilde geçiştirilir küçük şeyler basit şeylerdir ama geçiştirmek unutturmaz en derin tartışmalara elde koz misali saklanır.sonrasıysa birbiri ardına gelen küçük artçıların beklenmedik bir depremle sarsıntısıdır. içten içe hazırlandığın depreme elinde biriktirdiklerini bir bir çarparsın işte zamanı geldi iyiki zamanında bunları unutmamışım der gibi aklının derinliklerinden çıkarır yerli yersiz saplarsın oklarını hani o akşım dediğin senin yarın olan kişiye...

Sen yaparsan o dururmu oda yapar tabi ilişki laçkalaşır. artık gözünü bile kırpmaz olursun onu kırmaktan kırılmış üzülmüş incinmiş umrundamı amaç o değilmi zaten üzdü beni daha çok üzülsün peki ilerisi belirsiz bir sona doğru yaralar ala ala yürümeye devam edersiniz kah severek kah söverek,ve işte altın vuruş gelir gerçekten aslında ilk kimden geldiğinin bir önemi yoktur zaten ikisininda aklında olan sadece birinin diline dökülmüştür ama çiftlere göre öyle değildir tabi ilk söyleyen kazanandır ama doğru zaman doğru yer gerekir neyden mi bahsediyorum tabiki " bitti"
gerçekten bunu söylemek zordur zor olduğu içindir onca kavgayı onca lafı tartışmayı unutmuşu oynayıp devam etme çabaları. bitirmek zordur. bitiren olmakta kim söylerse karşıdaki duyguları sömürmeye ayarlanmış gibi demek bunu sitiyordun oysa oysa ben tamam o zaman beni istemeyeni ben hiç istemem bitsin. der ve elvedayı çakar kal şimdi vicdanınla baş başa noldu gerçekten bittimi şimdi ama ben yani öyle demek istemedim ama kavgalar çok yıprattı beni dur konuşalım. işte bitirmek zordur bir duygu sömürüsü bir vicdan azabı işin içine girdimi yeni bir başlangıç adı altında bir daha böyle davranmayalım aşkım daha anlayışlı olalım olurmu nun ardından bir dahaki sona kadar bir ara verilir.

İlişkiler çok fazla reklam alır aslında molası çoktur küslüklerdir bunun adı küser küser barışırsın bir yerden sonra barışmak bile kalmaz aman küslük sebebini bile unutursun yanyana gelince ten çekimi en doğru hitap sanırım yanındayken büyülü dakikalar uzağında unuttuğun neler varsa çıkarır önüne atar.

Kişilere göre değişikilik gösteren başla bitişler yalanların etkisiyle dönüşü olmaz bir yola adım attırır insanı bitirmek gerçekten zordur kişiliğinden verdiğin ödünler aşk için deyip kirlettiğin sözcükler ve son balangıcın ardından son bitişe zemin hazırlar ve işte ilk kişisi beklenmeyen bitti bu kez aynı nefretle aynı anda dökülür dudaklardan başlamak kolaydır ama bitirimek zor son sözcük bu olamalı bir ilişkide laçkalaştırmadan medenice yol verilmeli kaç kez daha bir kavgayı kaç kez daha bir ayrılığı kaldırırki bir bünye yolun sonu belli açık seçik görünüryor işte en doğrusu el sıkışıp ayrılmak

kavgasız gürültüsüz medenice ayrılabilenlere hitaben yollarınız açık olsun...

Suzan DİNLER 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder